İletişim sürecinde alıcı kaynağın gönderdiği iletiye hedef
olan kesimdir. İkna edici iletişimde alıcının bazı özellikleri ve etkenler ikna
olup-olmamalarını belirler. Anılan bu etkenler şunlardır:
Kaynağın ikna edici iletişimin doğrudan kendisine yönelmediğine,
hatta onu tesadüfen aldığına inanması iknanın etkililiğini arttıracaktır. Alıcının kendi tutumuna ne derece bağlı olduğu, onu ne kadar
önemsediği iletiyi kabul veya reddetmesini belirler. Alıcının tutumu ile kaynağın ileri sürdüğü tutum arasındaki
fark, iknacının etkililiğini önemli oranda etkiler. Son olarak alıcının ileri sürülen görüşle aynı görüşte
olup-olmaması, konu hakkındaki bilgidüzeyi, eğitimi, zekâ düzeyi ve kişilik
özellikleri iknanın etkisini belirler.
Yapılan araştırmalara göre kendine güveni az olan insanlar
daha kolay ikna olabilmektedir. Bunun da nedeni kendine güveni az olan insanların,
kendi görüş ve düşüncelerine fazla değer vermedikleri için onları değiştirmeleri
güç olmayacaktır. Kendine güveni yüksek olan bir kimse ise kendi tutumuna ters düşen
bir iletiyi reddetme, görmezlikten gelme veya unutma eğilimi gösterir. Aynı
zamanda bu tür kişilerin gösterdikleri gönüllülük ve cesaret, iknacının
etkilemek amacı ile oluşturduğu ihtimaller üzerinde tartışacak kadar kendinden
emin olma durumunu bile beraberinde getirebilir. Kişinin özellikle belli bir
grup içindeki saygınlığı başka deyişle mevkii, onun ne kadar etkilenebileceğini
belirleyen önemli bir etmen olarak karşımıza çıkmaktadır.
Yapılan bazı araştırmalar ise kadınların genellikle
erkeklerden daha kolay ikna edilebileceğini ve sosyal etkiye daha fazla uyum
gösterdiğini kanıtlamıştır. Bunun nedeni ise kadın ve erkeğin toplumsal rollerinin
kültürel yapı tarafından farklı şekillerde tanımlanmasından ortaya çıkmaktadır.
Toplum kadının erkekten daha yumuşak ve daha az iddiacı olmasını bekler.
0 yorum: