YAZILAR

4 Haziran 2014 Çarşamba

Türkiye’nin Markalaşmış Sosyal Sorumluluk Projeleri

by karamanni  |  in sorumluluk at  17:05:00

Türkiye’de pek çok şirketin tam anlamıyla kavrayamadığı bir bileşen olan “Kurumsal Sosyal Sorumluluk (KSS)”, temelde markanın bir birey olarak yaşadığı toplumda öncelik olarak hassasiyetlere dikkat çekmek ve çözüm bekleyen problemler ile ilgili farkındalık yaratmak, çözümler bulmak adına gerçekleştirilen projeler ve geliştirilen stratejilerdir. Şirketlerin ürün ve hizmetleri dışında, tüketici ile samimi bağlar kurulması adına önemli bir fırsat olan KSS proje ve stratejileri, sürdürülebilirlik konusunda da markaya önemli katkılar yapmaktadır. Özellikle marka güveni ve imajının inşasında, KSS stratejileri büyük ölçüde artı değerler katabilir.
Tabii ki, KSS iki yüzü keskin bir bıçak gibidir. Bu yüzden KSS projeleri markaya bazen olumsuz katkılar da yapabiliyor. Olumsuz geri dönüşlere sebebiyet vermemenin en önemli yolu, samimiyet.  Şirket/marka çıkarını projenin sorunların çözümleri konusundaki çıktılarını daha çok önemseyen markalar, bu konuda baltayı taşa vuruyorlar. Bu yüzden samimiyet noktasında pek çok marka, ciddi problemler yaşayıp olumlu katkı bekledikleri KSS projelerinden vazgeçmek zorunda kalıyor. Fakat bu tarz olumsuz örneklerin yanında, ülkemizde son 10 yılda çok önemli KSS projeleri ve kampanyaları gerçekleştirildi ve gerçekleştirilmeye devam ediyor.
Bugün Türkiye’nin önemli problemlerinin çözümü için kolları sıvayan pek çok marka ve şirket, gerçekleştirdikleri etkili projeler ile hem markalarına olumlu katkılar sağlıyor, hem de ülke problemlerinin çözümünde önemli yollar kat ediyorlar. Hatta öyle projeler var ki, artık kendileri marka olmuş ve milyonlarca liralık bağımsız bütçelere sahipler. Biz de bu yazımızda, artık herkesin gözü kapalı bildiği ve markanın önüne geçerek kendi markasını oluşturan bir kaç önemli KSS projesini gözden geçireceğiz.
 Baba Beni Okula Gönder
2004 yılında Doğan Gazetecilik’in başlattığı özellikle Milliyet gazetesi markasının öne çıkarıldığı  Baba Beni Okula Gönder projesi, Doğan Gazetecilik Yönetim Kurulu Başkanı Hanzade Doğan Boyner tarafından ortaya çıkarılmış önemli bir proje. Projenin amacı; Türkiye’de ekonomik yetersizlik ve aile baskısı gibi nedenlerle okulla bağlantısını koparmak zorunda kalmış kızlarımızın yeniden okula kazandırılmasıdır. Özellikle ülkemizin doğu illerinde önemli bir problem olarak ortaya çıkan kız çocuklarının okullara gönderilmemesi durumunun aşılması için büyük farkındalıklar yaratan bu proje, ülkemizdeki KSS projeleri içerisinde en anlamlılarından biridir. Nitekimhükümet, iş adamları ve 300 binden fazla destekçisi tarafından verilen katkılar ile 8 yılın sonunda sorunların çözümünde önemli ölçüde yol alınmıştır. Milliyet ve Doğan Gazetecilik’in marka değerine de önemli katkılar yapan bu proje, 7′den 70′e herkes tarafından bilinen ve takdir edilen başarılı bir proje olarak günümüzün canlı KSS örneklerinden biridir.
Kardelenler
Türkiye’nin en eski KSS projelerinden biri olan “Kardelenler”, Turkcell’in gerçekleştirdiği en büyük etkiye sahip KSS kampanyası durumunda. 2000 yılında ilk adımları atılan projede amaç kız çocuklarına eğitimde fırsat eşitliği sağlamak idi. Özellikle 2007 yılında Süreyya Ciliv’in CEO olması ile hız kazanan projede, bugüne dek 100.000 burs verilmiş ve 28.000 kız çocuğuna ulaşılmış. Her yıl 10 bin kız çocuğuna burs verilen proje, meyvelerini de toplamaya başladı. Proje ile eğitim öğretim hayatını başarı ile bitiren 15.000 kız çocuğu mezun oldu. Turkcell’in Kardelenler dışında da, özellikle eğitim alanında gerçekleştirdiği pek çok proje mevcut, fakat “Kardelenler” 13 yıl sonunda Turkcell markasından bağımsız bir hal aldı, hatta National Geographic belgesellerine konu olan proje Türkiye’ye önemli artılar sağlayan bir KSS kampanyası olarak girişimlerine devam ediyor.
Temiz Tuvalet
2000 yılında tohumları Opet Yönetim Kurulu Üyesi Nurten Öztürk tarafından atılan, “Temiz Tuvalet” projesinin amacı, toplumda tuvalet temizliği konusunda farkındalık yaratarak, bu konu üzerinde hassasiyet uyandırmaktı. İşe ilk önce kendi istasyonları ve personelleriyle başlayan Opet, daha sonra köy ve kasabalarda halka, okullarda öğrenci ve öğretmenlere verilen eğitimler ve seminerler ile projeyi geniş kitlelere ulaştırmayı bildi. Toplamda 5.250 saat eğitim verilen proje, 72 ilde 7 milyonu aşkın kişiye tuvalet temizliği konusunda bilgilendirme yapmayı başardı. MEB, TCDD, İBB  başta olmak üzere pek çok kamu ve sivil toplum kuruluşu ile de ortaklaşa yürütülen eğitimlerde projenin hızla yayılmasını ve etkisinin artmasını sağladı. Ek olarak dağıtılan bilgilendirici broşürler ve el kitapçıkları ile de eğitimlere katılamayan halka ulaşıldı. Önemli ölçüde başarı sağlanan proje, aldığı pek çok KSS ödülü ile de başarısını taçlandırarak, KSS projeleri arasında kendisine önemli bir yer edindi.
Eti Çocuk Tiyatrosu
12 yıl önce Eti tarafından başlatılan “Çocuk Tiyatrosu” projesi,hayatlarına yeni açılımlar, yeni ufuklar sunarak yaratıcılıklarının gelişmesine katkıda bulunabilecek tiyatro sanatının çocuklarımız ile buluşturulmasını amaçlıyor. Onlara tiyatro salonlarında, en güzel anları, duyguları yaşatmayı hedefleyen proje bugüne kadarTürkiye’yi 8, KKTC’yi 6 kez dolaştı1.5 milyon çocuğutiyatrolarda misafir eden “Eti Çocuk Tiyatrosu” Hakkari’den Edirne’ye, Lefkoşa’dan Üsküp’e yüz binlerce çocuğa tiyatro sevgisi aşılıyor. 2.000′den fazla tiyatro gösterimi gerçekleştirilen projede, çocuk oyunlarının dünya klasikleri sergileniyor. Türkiye’de gidilmedik il, ilçe kalmadığını belirten proje yönetimi, gelecek yıllarda hedeflerinin tüm köylere ulaşmak olduğunu belirttiler. 
Aile İçi Şiddete Son
2004 yılında bugün olduğu gibi aile içi şiddet ülkemizin en büyük sorunlarından biriydi, fakat ana akım medyada bu sorun günümüzdeki kadar öne çıkmış değildi. Veya hükümet bu sorunla ilgili olarak, bugün atılan pek çok adımı atmamıştı. “Aile İçi Şiddete Son” projesi işte böyle bir dönemde kimsenin ağzına alamadığı bu büyük sorunu çözmek için yola çıktı. Sorun çok karmaşık ve sadece bir KSS projesi ile başa çıkılacak gibi değildi. Fakat projenin en büyük amacı da bu sorunun çözümü için farkındalık ve kamuoyu oluşturulmasıydı.Başarıldı ve sonunda hükümet, sivil toplum örgütleri ve diğer medya organları sorunun üzerine gitmeye karar verdiler. Kamuoyu oluşturulmasının dışında da, 9 yılda 13.500 mağdura destek verildi ve 1.500′den fazla mağdur güvenli yerlere yerleştirildiler. Türkiye’nin kanayan yarası olan aile içi şiddetin çözümüne önemli katkılar veren bu projenin daha sunabileceği pek çok katkı mevcut.
 Sokakta İlk Adımlar
Renault KSS projesini özellikle kendi alanında seçmiş ve yine Türkiye’nin önemli problemlerinden biri olan trafik kazalarını azaltmak için çocukların bilinçlendirilmesi gerektiğini düşünmüş. Bu sebeple “Sokakta İlk Adımlar” isimli projenin startı 2002 yılındaverilmiş. Proje için oluşturulan kurumsal iletişim ekibi, toplamda 81 bin 836 km yol kat etmiş ve 1.200.000′den fazla öğrenciyi yol güvenliği eğitimleri ile buluşturmuş. Renault Mais Genel Müdürü İbrahim Aybar, projenin en az üçte ikilik bölümünde kendisinin hep aktif olarak rol aldığını ve bunun başarılarında önemli bir etken olduğunu belirtti. Kendisi de gönüllü trafik müfettişi olan Aybar, projeyi bir lider olarak da gönül verdiği bir davanın çözümünde çok önemli görmüş ve her anında katkı yaparak, bugünlere gelmesini sağlamış. İkinci on yılda hedeflerinin 5.000.000 çocuğa ulaşmak olduğunu belirten Aybar, yol güvenliği eğitimleri ile çocukların bu konuda daha bilinçli halde yetiştiklerini söyledi.
 Meslek Lisesi, Memleket Meselesi
Türkiye özellike son yıllarda nitelikli ara eleman problemi ile karşı karşıya. Bunun en büyük nedeninin ise meslek liselerinin 80′li yıllardan sonra önlerinin kesilmesi ve popülerliklerinin düşmesidir. Bu sorunun farkında olan ve Türkiye’de belki de ara eleman sıkıntısı çeken grupların başında gelen Koç TopluluğuMEB’in başlattığı “Mesleki-Tekniki Eğitimi Özendirme Programı” çerçevesinde “Meslek Lisesi, Memleket Meselesi” kampanyasını başlatır. Kampanyanın hedefi, olanakları kısıtlı başarılı ilköğretim öğrencilerinin sanayi, bilişim ve hizmet sektörlerine eleman yetiştiren meslek liselerine girmelerinin burslar ile desteklenmesi ve ek olarak sunulan staj olanakları ile bilgi, beceri ve yeterliliklerinin artırılarak, ekonominin ihtiyaç duyduğu nitelikli teknik elemanların yetiştirilmesidir. Projenin startının verildiği 2006 yılından bu yana, 8.1118 öğrenci program dahilinde burs alıyor ve mesleki eğitimlerine devam ediyorlar. Bu öğrencilerin %80′ine staj olanağı sağlanmış durumda. Özellikle Koç Topluluğu,son 3 yılda projenin sadece kendileri ile sınırlı kalmaması için uğraş veriyor ve uyguladıkları modeli diğer şirketlere yaymaya çabalıyor. Bu sayede meslek liselerine verilen desteğin artmasını bekleyen topluluk, öğrencilerin meslek liselerini tercih etme oranlarını artırmayı hedefliyor.



www.pazarlamasyon.com 

0 yorum:

Proudly Powered by Blogger.